İyileşmeye Giden Yolda Kendi Kendine Telkin Yöntemi

İyileşmeye Giden Yolda Kendi Kendine Telkin Yöntemi... Kendi kendine telkin yönteminin babası Emile Coue seanslarında kullandığı telkinler

İyileşmeye Giden Yolda Kendi Kendine Telkin Yöntemi... Kendi kendine telkin yönteminin babası Emile Coue seanslarında kullandığı telkinler

İyileşmeye Giden Yolda Kendi Kendine Telkin Yöntemi

Kendi kendine telkin yönteminin babası Emile Coue, seanslarında kullandığı telkinler ile hastalarına iyileşme süreçleri boyunca yardım etmiş ve ayrıca kendilerine nasıl yardım edebileceklerini öğretmiştir. Aşağıda sunulan telkin örnekleri bu seanslarından güzel bir örnektir. Bu cümleleri ister kendi kendinize okuyarak, ister bir arkadaşınızdan size okumasını isteyerek uygulayabilirsiniz. Sunulan bu genel telkinler, muhtemel birçok rahatsızlıkları kapsayacak şekilde düzenlenmiştir.

“Otur ve gözlerini kapa. Seni uyutmaya çalışmayacağım. Çünkü bu gerekli değil. Yalnızca gözlerini kapamanı istiyorum. Dikkatinin çevrendeki başka herhangi bir objeye kaymaması için gözlerini kapa. Şimdi söyleyeceğim her sözcüğü zihnine yerleştir. Bu sözler zihnine kazınsın ve orada iz bıraksın. İrade ya da bilginin dışında tamamıyla bilinçdışı bir biçimde itaat edecek şekilde onları özümse. Hem kendin hem de tüm bedenin onlara itaat etsin. İlk olarak her gün günde üç kez yani sabah, öğlen ve akşamları tıpkı normal yemek öğünlerinde olduğu gibi kendini aç hissedeceksin. Kendi kendine şunu söyle: ‘Yiyecek bir şeyler bulabilmek ne güzel!’ Sonra aşırıya kaçmadan yemeğini ye ve tadım çıkar. Yediklerini ağzında yeterince çiğnemeye özen göster. Lokmanı yutmadan önce yumuşak bir hamur kıvamına gelecek kadar çiğne. Böylelikle onu kolaylıkla sindirebilirsin. Bunu yapınca da midende ya da bağırsaklarında artık hiçbir rahatsızlık ve sancı duymayacaksın. Yediklerini kolayca sindirebileceksin. Bedenin onları güç ve enerjiye yani kısacası yaşama dönüştürecek.

Dengeli bir biçimde beslendiğinde boşaltım fonksiyonun da normale dönecek. Her sabah uyandığında tuvalete gitme ihtiyacı duyacaksın. Bunun için herhangi bir ilaç almana gerek kalmayacak. Bu ihtiyacını her normal insan gibi karşılayabileceksin.

Her gece istediğin saatte yatağa gidip sabah uyanmak istediğin saate kadar uyuyabileceksin. Uykun derin, sakin ve huzurlu olacak. Kabus görmeyeceksin. Uykudan uyandığında kendini iyi, mutlu ve enerjik hissedeceksin.

Şimdiye dek zaman zaman depresyona girmiş, umutsuzluğa kapılmış ve her şeyin olumsuz yönünü görüp kendini üzmüş olabilirsin. Artık buna son vereceksin. Her şeyin olumsuz yönünü görmek, kendini üzmek ve depresyona girmek yerine kendini mutlu hissedeceksin. Şimdiye kadar özel bir nedeni olmaksızın depresyona girdiğin zamanlar olmuş olabilir. Şimdi ise özel bir nedeni olmaksızın kendini mutlu hissedebilirsin. Kaldı ki üzülmene ve depresyona girmene neden olabilecek gerçek bir neden bile olsa bunu atlatmayı başarabileceksin.

Sabırsızlık ve hoşgörüsüzlük gibi özelliklerinin üstesinden geleceksin. Sabretmeyi ve kendine hakim olmayı başaracaksın. Şimdiye dek seni endişelendiren, rahatsız eden ve öfkelendiren şeylere daha farklı bir açıdan bakacaksın. Bu tür şeyler karşısında soğukkanlılığını koruyacaksın.




Zaman zaman kötü ve zararlı fikirlerin etkisi altında kalmış, korkulara kapılmış, çevrendeki insanlara düşmanlık ve kin beslemiş olabilirsin. Ancak tüm bunlar imajinasyonundan teker teker çıkacak ve tıpkı birer bulut gibi uzaklaşıp gidecek. Tıpkı bir kabustan uyanır gibi hepsinin sona erdiğini göreceksin.

Tüm bunların yanı sıra vücudunun her organı kendi fonksiyonunu sağlıklı bir biçimde yerine getirecek. Kalbin düzenli biçimde atacak ve kan dolaşımın düzenli olacak. Akciğerlerin, miden, bağırsakların, karaciğerin, safra kesen, böbreklerin ve idrar kesen fonksiyonlarını düzenli biçimde gerçekleştirecek. Herhangi birinin fonksiyonunda bir anormallikle karşılaştığında sorun her geçen gün azalacak ve kısa bir süre içinde tamamıyla son bulacak. Organların tekrar normal fonksiyonlarını yerine getirmeye başlayacak. Vücudunun herhangi bir yerinde ortaya çıkan başkalaşım ya da yaralar da gün geçtikçe iyileşecek ve sonunda sağlığına kavuşacaksın. (Bu noktada hangi organın fonksiyonunu yerine getiremediğini ve tedavi edilmesi gerektiğini bilmemiz gerekmez. Kendi kendine telkinin etkisiyle “Her gün her açıdan daha da iyiye gidiyorum.” diye düşünen insanın bilinçdışı etkinliği tedavi edilmesi gereken organı bulur.)

Son derece önem taşıyan şu konuyu da eklemeliyim: Kendine güvenini yitirdiğinde, hissettiğin bu güvensizlik hissi yavaş yavaş azalacak ve yerini güvene bırakacak. Çünkü hepimizin içinde bulunan bu muazzam gücü hissedeceksin. Bu güven duygusu herkesin zorunlu ihtiyacıdır. O olmadan hiçbir şeyi gerçekleştiremeyiz. Ona sahip olduğumuzda ise mantık sınırları içerisinde gerçekleştiremeyeceğimiz hiçbir şey kalmaz. Kendine güveneceksin ve bu güven duygusu sana istediğin ya da yapman gereken her şeyi yapabilme gücü verecek.

Mantık sınırları içerisinde bir şey yapmak istediğinde ya da bir şeyi yapman gerektiğinde her zaman için onun kolay olduğunu düşün. Zor, imkansız, yapamam, beceremem, benim gücümü aşar gibi ifadeleri sözlüğünden çıkar. İhtiyacın olan ifadeler şunlar: “Kolay ve bunu yapabilirim.” Kolay olduğunu imgelediğimiz şey başkalarına zormuş gibi görünse de bize kolay gelir. Kolay olduğunu imgelediğin şeyi hızla ve başarıyla yapabilirsin. Bitkin düşmezsin, çünkü çok fazla çaba sarf etmen gerekmez. Oysa aynı şeyin zor ya da imkansız olduğunu düşünürsen sana gerçekten de zor gelir.”




(Örneklerini sunduğum genel telkinler bazılarınıza çok uzun ve hatta çocukça gelebilir. Ancak hepsi gereklidir ve hastanın kendi özgün durumu göz önünde bulundurularak daha da zenginleştirilebilir. Tüm bu telkinlerde monoton ve teskin edici bir ses tonu kullanılmalıdır. Her zaman önemli olan sözcükler vurgulanmalıdır… Telkinlerinizin sonuna geldiğinizde şu sözcüklerle bir özet yapabilirsiniz:)

Kısacası her anlamda yani hem fiziksel hem de ruhsal açıdan kusursuz bir sağlığa kavuşacaksın. Şimdiye kadarkinden çok daha sağlıklı olacaksın. Şimdi üçe kadar sayacağım. ‘Üç’ dediğimde gözlerini açacaksın ve şimdiki pasif konumundan çıkacaksın. Hiçbir uyuşukluk ya da yorgunluk hissetmeyeceksin. Kendini güçlü, sağlıklı, dinç ve yaşam dolu hissedeceksin. Aynı zamanda neşeli ve her açıdan zinde olacaksın. Bir – İki -Üç…”

Üçe kadar saydıktan sonra hasta gözlerini açar. Yüzünde her zaman için bir gülümseme ve memnuniyet ifadesi görülür. Çok sık olmasa da bazı hastaların derhal iyileştiğine tanık olunur. Ancak hastaların ağrı ya da depresyonlarının kısmen ya da tamamen ortadan kalkması için genellikle zaman gerekir. Telkinleri  belirli zaman aralıklarıyla tekrarlayın. Bunu yaparken telkinlerin arasını giderek uzatmaya dikkat edin. Gelişim seyrine göre telkinler artık bir ihtiyaç olmaktan çıkana yani tedavi sonuçlanana kadar telkinlerinizi sürdürün.

Her sabah yataktan kalkmadan önce ve her gece yatağa girdiğinde bir süreliğine gözlerini kapatıp sakinleşin ve yirmi kez “Her gün her yönden daha iyiye gidiyorum” telkinini tekrarlayın. Zihninizde “her yönden” ifadesini vurgulayın. Çünkü bu ifade hem maddi hem de manevi her türlü ihtiyacını karşılayacaktır ve bu genel telkin özel telkinlerden daha etkilidir.

Emile Coue, “İlkeleri ve Uygulamalarıyla Kendi Kendine Telkin”

Her Şeye Hazırım! – Güçlü Telkinler

Bilinçaltı Motivasyon Telkinleri

Güçlendirici Telkin ve Olumlamalar

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir